3D Lazer Lipoliz
3D Lazer Lipoliz Nedir
3D Lazer Lipoliz, Vaser ve CelluSmooth tekniklerinin uygulanmasıyla bölgesel fazlalıklar oluşturup vücut şeklini bozan yağ hücrelerini sayıca azaltan, bölgesel yağ dokusunu yeniden şekillendiren; o bölgedeki cildi yeni fibroblast uyarımı yaparak sıkılaştıran bir vücut şekillendirme ve cilt germe tekniğidir. Bölgesel yağ dokusuna ultrason ve lazer prensibine dayalı bu teknikler sırasıyla uygulanır:
- Vaser (Ultrasonik Lipoliz)
- CelluSmooth (Lazer Sellüliz)
3D Lazer Lipoliz, vücut şeklini bozan, yağ fazlalığı olan küçük bir bölgeden çok geniş ve yağlı bölgelere kadar görünümünden şikayetçi olan herkese uygulanabilir. 3D Lazer Lipoliz spor ve diyete alternatif bir yöntem değildir. Diyet ve spor ile vücut şekli değişmez. Şekil değişikliği için yağ hücrelerinin sayıca azaltılması gereklidir. Temel amaç istenmeyen yağ hücrelerini eriterek ve ciltte gerginlik sağlayarak vücuda yeni bir şekil vermedir.
3D Lazer Lipoliz, deri kesilerek değil küçük deliklerden girilerek yapıldığı için klasik bir cerrahi değil minimal invaziv bir uygulamadır.
3D Lazer Lipoliz; karın, bel, sırt, kol, basen, bacak, popo altı(banana), diz, yanak, gıdı gibi vücutta şekil bozukluğu yaratan yağlanmanın olduğu her yere uygulanabilir. Erkeklerde görülen jinekomasti yani meme büyüklüğü sorunu için de oldukça sık kullanılan bir yöntemdir.
Basamak I: Vaser ile yağ hücrelerine zarar vermeden hücresel bağlarını koparıp dağıtmak.
VASER, liposelektif özel bir ultrasonik lipoliz sistemidir. Vaser, yağ hücrelerinin sadece yağa özel bir ses dalgası ile adeta üzüm salkımı gibi birbirinden ayrılması prensibi ile çalışmaktadır. Vaser cilt yüzeyi için çok güvenlidir, bu nedenle cilde çok yakın çalışılabilir.
VASER, yağ hücrelerinin sayısını azaltarak bölgesel incelmeyi sağlayabilen sadece yağ dokusuna özel bir lazer sistemidir. Lazer Lipoliz sadece yağ hücrelerini etkiler bundan dolayı bağ dokusuna, damarlara, deriye, kaslara… zarar vermez. Ultrasonik dalgalar soğuktur, ciltte herhangi bir yanık oluşturmaz. Vaser kanüllerinin ucu künt olduğundan, etkisini lazer ışığı yolu ile yaptığından ve temel etkisi mekanik bir travmaya değil ses dalgaları ile yağ hücrelerinin bağlantılarını koparmaya dayalı bir sistem olduğundan dokuda çok ağır bir travmaya neden olmaz. Kilo alımı olsa bile tekrar yeni yağ hücreleri oluşamaz, yağ hücre sayısı sabittir bu yüzden 3D Lazer Lipoliz’in şekillendirme etkisi uzun yıllar devam eder.
VASER ile birbirine tutunmuş olan yağ hücreleri arasındaki bağlantılar gevşer ve yağ hücreleri birbirinden ayrılıp dokular arasındaki sıvı içinde yüzmeye başlar. Bu yağ hücrelerinden yoğun sıvı son derece rahat bir şekilde yağ hücrelerine zarar vermeden çekilebilir. High Definition ya da Hi-Def olarak adlandırılan bu teknoloji ile erkeklerde baklava olarak bilinen kaslı karın görünümü oluşturulabilir. Vaser ile yağ hücreleri parçalanmadan alındığı için ihtiyaç duyulan başka bölgelerde (erkeklerde göğüs kasları, omuzlar; kadınlarda yüz, meme, el üstleri, kalça, selülit çukurlukları…) dolgu amaçlı kullanılabilir.
VASER‘ın ultrasonik cilt germe etkisi azdır. Yağ alımından sonra ideal sonuç için cilt altı elastin, kolajen düzeyinin ve fibroblastik aktivitenin arttırılması, mevcut elastin kolajen liflerinin de sıkılaştırılması gereklidir ancak böylelikle cilt yüzeyinde dalgalanma ve selülit görünümü veren çukurluklar ve yüzey düzensizlikleri azaltılabilir. 3D Lazer lipoliz prosedüründe Vaser uygulamasıyla yağ alımı sonrası cilt sıkılığı ve selülitlerin giderilmesi için CelluSmooth kullanılır.
Basamak II: CelluSmooth ile sıkılaşma ve selülit tedavisi.
CelluSmooth cildi sıkılaştırmada kullanılan özel bir lazer sistemidir. Klasik bir lazer sisteminin 3 katı yayılım özelliği vardır. Cellusmooth etkisine ‘Lazer Selülliz’ de denir. Cellusmooth’un hedefi radyofrekans denilen yüksek elektiriksel güçle cilt altı fibröz septalarının arasında balonlaşma yaratan yağ hücrelerini küçültmek ve fibröz septaları esnetmektir. Yağ alınan bölgedeki cildin daha genç bir yapı kazanmasını sağlamak amacıyla kullanılır. Cellusmooth, sellüliti oluşturan kısalmış fibröz bantları serbestleştiren, fıtıklaşarak sellülit oluşturan yağ dokularını eriten, cildin elastin ve kolajen liflerini ısıtarak sıkılaştıran, ciltteki bozulmuş lenfatik dolaşımı yeniden düzenleyen ve canlandıran, cildin kalınlığını ve nemliliğini arttıran, portakal kabuğu görünümünü azaltan cilt içine özel bir lazerdir.
Cellusmooth yağ alınmış bölgedeki pürüzlü ve gevşek dokunun görünümünün düzeltilmesi, elastikiyetini kaybedip dalgalanmış cilt yapısının gençleştirilmesi, özellikle selülitli derinin daha düz ve sıkı görünmesi için kullanılır. 3D Lazer lipoliz de cilt sıkılığını belirleyen CelluSmooth dur. İleri derecede selüliti olan ama şekil bozukluğu olmayan kadınlarda da deri görünümünün kalitesini arttırmak için tek başına uygulanabilir.
Sellülit, günümüzde kadınların çoğu için kozmetik ve sağlık açısından rahatsız edici bir problemdir. Selülitlerin giderilmesi amacıyla birçok krem, metod ve dışarıdan uygulanan cihazlar geliştirilmiş ve kullanılmıştır. Ancak bunlardan hiç birisi aranan sonuçları verememiştir. Cellusmooth selülit tedavisi için geliştirilmiş deri içine uygulanan bir lazer cihazıdır. FDA onaylıdır, çok yüksek radyofrekans gücüne sahip olduğundan kısa işlem sürelerinde oldukça etkin sonuçlar elde edilebilmektedir.
Cellusmooth, 3 modda çalışır: Burst, melt, tight. Burst modunda girintilere neden olan kısa fibröz septaları kırarak girintileri düzelten Cellusmooth, melt modunda ise çıkıntıların içerisindeki yağı parçalayarak çıkıntı görünümünü düzeltebilir. Bu işlemlerde sonra ise tight modu ile tüm alanın gergin ve sıkı görünmesini sağlamak için dermis tabakasına enerji iletilerek yeni kolajen ve elastin dokusunun oluşmasını sağlayabilir.
Body-jet Evo ile Bio-Filling nedir?
Body-jet Evo ile yapılan dolgu için dünyada Bio-filling ismi kullanılır. ‘Su ile vücut şekillendirme’ veya ‘Su ile yağ transplantasyonu’ olarak bilinen yağ hücre transferi işleminde kullanılan alet Body-jet Evo’dur. Body-jet Evo su püskürterek basınç ile yağ hücrelerinin arasındaki bağları koparabilme özelliğine sahiptir ve hücreleri yıkayıp temizleyerek saflaştırılmış bir materyal olarak alabilir. Hastanın göbek ya da basen gibi yağ hücrelerinden zengin bölgelerinden Body-jet Evo kullanılarak yağ hücreleri saflaştırılır ve alınır. Alınan yağ hücreleri sıkıştırılarak hemen dolgu yapılacak bölgelere enjekte edilir. Bel inceltilirken kalçalar ve memeler dolgunlaştırılabilir. Gıdıdaki yağ azaltılırken yanaklar, elmacıklar ya da dudaklar belirginleştirilebilir. Yüzdeki nazolabial ve ağız köşelerindeki çöküntüler, göz altları da doldurulabilir. Yüze yağ enjeksiyonu, de içerdiği için cildin canlanmasını ve parlak görünmesini de sağlayabilir.
Kullanılan yağ hücreleri hastanın kendine ait olduğu için dolgu uygulaması esnasında herhangi bir doku uyuşmazlığı olasılığı yoktur. Yağ hücreleri transfer edildiği alana kolayca uyum sağlar. Body-jet Evo ile alınan yağ hücreleri yapısal olarak bozulmadığı için canlılıklarını korur ve bu dolgu tama yakın oranda erimeden kalabilir.
Body-jet Evo ile yağ enjeksiyonu, meme silikonu yerine kendi yağı ile memelerini büyütmek isteyen hastalarda uzun süreli ve doğal bir çözüm olabilir. Bio-Filling uygulamasında Body-jet Evo ile alınan yağa kalsiyum materyali çökme olasılığı çok azdır. Memelere yapılan yağ dolgusunda sonradan kanserle karışacak bir görüntü oluşmaz. Bu nedenle ileride bir kanser şüphesi durumunda Body-jet evo ile yapılan yağ dolgusu farklı alternatifler gibi büyük bir problem yaratmaz.
j-Plasma nedir?
j- Plasma‘nın önemli iki endikasyonu vardır:
- Sıkılaşma
- Selülit tedavisi
j- Plasma vücut şekillendirmede derisi gevşek hastalar için uygulanan yeni jenerasyon bir deri sıkılaştırma teknolojisidir. j- Plasma klasik bir cerrahi değildir, minimal-invaziv bir girişimdir. j- Plasma teknolojisi hem var olan kolajen liflerini ileri derecede kısaltır hem de yeni kolajen liflerin oluşumunu sağlar. j- Plasma teknolojisinde radyofrekans enerjisi helium gazı ile birleşir ve helium gazı radyofrekans enerjisini arttırarak
çok güçlü ve hızlı bir şekilde plasma enerjisiyle dokularda sıkılaşma etkisi oluşturabilir. j- Plasma uygulaması anında gözle görünen bir sonuç yaratabilir. j- Plasma tedavisinde ortaya çıkan helium plasma enerjisi deri altındaki
ısıyı maksimum kolajen kontraksiyonu ve yeni kolajen uyarımı oluşturmak için gerekli olan 80 – 85 dereceye ulaştırınca protein-demir trapanları meydana gelir, bu sayede mevcut kolajenler hemen gözle görünür şekilde kısalabilir.
j- Plasma ‘nın uzun zamanda çıkan etkisi kontrollü ısı hasarına bağlı hızlı bir iyileşme cevabının oluşturduğu yeni kolajen uyarımıdır. j- Plasma diğer radyofrekans enerjilerinin sağladığı ısılardan farklı olarak
cilt altında ısıyı 42 dereceden 85 dereceye hızla çıkarırken deri yüzeyine zarar vermez. j- Plasma uygulaması sırasında kullanılan teknoloji cilt altı ısının 80-85 dereceye ulaştığı halde deri yüzeyinin ısısının 40-42
dereceyi geçmesine izin vermez bu nedenle de deri yüzeyinde ısı hasarı oluşmaz. j- Plasma FDA onaylıdır. j- Plasma dışında deri yüzeyinde bu ısıya ulaşabilen herhangi bir cihaz, ciltte yanık ve doku ölümü riski
taşımasından dolayı güvenli değildir. Cilt germe ve doku sıkılaştırma amaçlı uygulanan tedavilerde cihazların
yarattığı iç ve dış arasındaki ısı farkı ne kadar fazla olursa etkileri daha fazladır. j- Plasma dışındaki cihazlarda değer aralığı 15- 25 derece iken j- Plasma ‘da bu aralık 45 derecedir. Bunun anlamı deri yüzeyi ve deri altı ısısının farkının az olduğu diğer teknolojilere göre j- Plasma ‘nın çok güvenli olduğudur. j- Plasma‘da ısı deri altı dokuda hızlıca artar ve anı hızla da soğur. Bu fibröz septal ağda maksimum kontraksiyonu sağlarken deri yüzeyine etkinin minimum seviyede olmasına neden olur. Yağ dokusunun inpedansı 3000 ve 3800 ohm arasındadır. Diğer cihazlar
maksimum 1000 ohma kadar inpedans sağlar bu da yağ dokusu içindeki fibröz septal ağ için yeterli değildir. j- Plasma 5000 ohm kadar tepe gücüne çıkabilmekte ve bu gücü kaybetmeden uzun süre devam
ettirebilmektedir. j- Plasma cilt altındaki yüksek ısıya çok kısa sürede ulaştığı için deri
altındaki bağ dokusunda ani ve maksimum kontraksiyon oluşturduğu için cihazın yarattığı koagülasyon fibrozu oldukça incedir. Bu j- Plasma ‘nın uygulandığı dokudaki sıkılaşma ve ütülenme etkisinin daha kusursuz
olmasını sağlar. j- Plasma teknolojisi cihazın sağladığı enerjinin doku dirençlerine yenilip
kısa sürede azalmasına neden olmaz. j- Plasma tüm yumuşak dokularda tam güçle çalışabilmektedir ancak diğer radyofrekans cihazları maksimum güce eriştikten sonra güç kaybetmeye başlamakta ve etkisi
azalmaktadır.
Vücutta 2 anahtar ısı seviyesi vardır:
Deri yüzeyindeki ısı 47 dereceyi geçer ise deride yanıklar oluşmaya başlar o yüzden deri sıkılaşması için kullanılan teknolojinin yarattığı deri yüzeyinin ısısı 47 derecenin altında kalmalıdır. j- Plasma cilt altını 85 derecelere ulaştırırken cilt yüzeyini 42 derecede tutar. 65 derecenin altında kalan ısı fibroseptal ağda ani kısalma ve şiddetli yeni kolajen oluşumunu yeterince uyarmayabilir bu nedenle deri altındaki ısının 65 derecenin üzerine çıkması gerekir. j- Plasma’ da en iyi sonuçlar 80 ile 85 derece arasındaki ısıda oluşur. j- Plasma’nın uzun dönemli etki ise uygulanan yüksek enerji ile sonrasında başlayan iyileşme fazı ile ilişkilidir. Bu fazda parçalanmış kolajen matriksi yıkmak için aşırı yüksek derecede kolajenaz aktivesi başlar. Bu dermal yeni kolajen oluşumu 6 ay hatta bazen çok daha uzun süre devam edebilir.
High Defination (Hi-Def) Lipo Sculpturing nedir?
High Defination (Hi-Def) kaslı bir görünüm yaratarak yapılan bir vücut şekillendirme uygulamasıdır. Yurt dışında özellikle erkek film yıldızları tarafından tercih edilen bu uygulama Türkiye’de de son derece popülerdir. High Defination (Hi-Def) ile fit bir görünüme sahip olmak mümkün olabilir.
High Defination (Hi-Def) vücut şekillendirme için her hasta uygun değildir. Derisi gevşek, iç yağlanması olan, ileri derecede yağlı ve spor yapmayan, kasları gelişmemiş erkekler bu uygulama için uygun değildir. High Defination (Hi-Def), kaslarını yeterince belirginleştirememiş erkek hastaların tercih etmesi gereken bir uygulamadır. High Defination (Hi-Def), kişinin karın, göğüs, bel ve omuz bölgelerinde bu bölgelerdeki kaslarının anatomisine uygun olarak belirlediğimiz bir şekil verilerek kişiye kaslı görünüm kazandırmayı amaçlar.
Uygulama sırasında sadece yağ alınmaz; meme üstü pektoral kasları belirginleştirmek amacıyla daha omuzlu ve yapılı bir görünüm için kas içi yağ enjeksiyonları da yapılabilir. Karın bölgesine uygulanan High Defination (Hi-Def) sonrası erkek hastalarda six-pack olarak adlandırılan görüntü elde edilebilir.
3D Lazer Lipoliz ağrılı mıdır, anestezi gerekir mi?
3D lazer lipoliz, minimal ağrısı olan bir işlemdir. Uygulama sonrası yer yer morarma görülebilir. Ortalama 1- 2 haftada morluklar oldukça hafifler.
3D Lazer Lipoliz sonrası direnci yüksek ve az miktarda yağ alınmış hastalar aynı gün bile gündelik hayatlarına dönebilir; çok sayıda bölgesine uygulama yapılmış ve ağrı eşiği düşük hastalar birkaç gün dinlenmeyi tercih edebilir.
3D lazer Lipoliz, için lokal veya genel anestezi uygulanır. Operasyon sonrası ödeme bağlı bir iki hafta süren, spordan sonraki hamlama duygusuna benzer bir durum söz konusudur.
Bu his ağrıdan ziyade katılık şeklinde tanımlanabilir. Bu süreç gündelik hayatı çok uzun süre bloke etmez. Korse giyme süresi bir hafta ile üç hafta arasındadır.
3D Lazer Lipoliz öncesinde ve sonrasında nelere dikkat etmek gerekir?
3D Lazer Lipoliz öncesi en az 10 gün aspirin ve benzeri ilaçlar kullanılmamalı, yeşil çay başta olmak üzere kan sulandırıcı bitki çayları ve vitamin tabletleri kesilmelidir. Operasyon günü rutin gerekli tetkikler yapılarak uygunluğa karar verilir.
3D Lazer Lipoliz sonrası yapılan bölgeye göre değişen üç gün ile üç hafta arası gece gündüz korse kullanılması zorunludur.
3D Lazer Lipoliz etkisi kalıcı mıdır?
Yağ hücrelerinin sayısı ergenlikten itibaren sabittir. 3D Lazer lipoliz ile yağ hücrelerinin sayısı azaltıldığı için o bölgelerde tekrar yağ hücresi oluşmaz.
Ekstra kilo almamaya özen gösterilmelidir. Tekrar kilo alındığı taktirde vücut yeni şekli çerçevesinde genişler ve kalınlaşır.
3D Lazer Lipoliz hangi hastalıklar için koruyucudur?
Bel-göbek çevresindeki artış, metabolik sendrom gibi hastalıkların risk faktörlerinde 1. sırada yer almaktadır. Bel – göbek çevresinin kadınlarda 88 cm, erkeklerde 102 cm’ in üzerinde olması hipertansiyon, metabolik sendrom, solunum sistemi hastalıkları, Tip II diyabet için risk faktörü kabul edilmektedir. 3D Lazer lipoliz operasyonu ile sadece bel – göbek çevresi yağlanma azaltıldığı zaman bile bu tip hastalıkların gerilediği, hastanın rahat nefes alıp verdiği, diyabet için kullandığı ilaçları azalttığı ya da kestiği, tansiyonunun normal sınırlara geldiği gözlemlenmiştir.